19 Şubat 2015 Perşembe

TURGUTLU’DAN GÖTÜRÜLEN ARKEOLOJİK ESERLER


    Turgutlu’yu çevreleyen bölgede birçok yabancı arkeolog, bilim adamı araştırmalar yapmışlardır. Bunlardan birisi Christopher H. Roossevelt’tir. Arkeolog, Turgutlu ve Turgutlu’nun birer köyleri olan Temrek, Musacalı gibi yerleşim alanlarının tarihsel geçmişini araştırmış bölgeden elde ettiği bilgileri The Archaeology of Lydia isimli eserinde toplamıştır.
    Turgutlu sınırları içinden alınıp götürülmüş birçok eser bugün Manisa Müzesi envanterinde yer almaktadır. Vahit Armağan’ın hazırladığı “Manisa Arkeoloji Müzesi Kılavuzu’nda Turgutlu’dan müzeye getirilen önemli üç eser hakkında şu bilgiler bulunmaktadır:
1- Aslan Heykelciği:
    1938’de Turgutlu’nun Temrek Köyü’nden götürülmüştür. Kaba ve esmer mermerden yapılmıştır. Kaba taş üstüne yekpare blok, arka ayakları üstünde, kuyruğu karnına gelecek surette, ön ayakları üstüne doğrularak yatmış durumda bulunan bir aslan heykelciğidir. (Roma işi. M.S. II. veya III. Asır)
2-Stel
1937’de Turgutlu’dan götürülmüştür. Damarlı ve kaba mermerden yapılmıştır. Şimdi hafif ehrami kalan blok, iki şahsı içine almaktadır. Kadının uzun gömleğini (chifon)la örtmekte erkeğinse; mantosu bütün vücudunu kaplamaktadır. Bastıkları yer, kaide işini görmektedir.  Ayaklarında sandal olup, sol ayakları öne doğru uzanmıştır (Klasik çağı yaşatıyor)
 3- Stel;
Kabartmalı ve kitabelidir. 1935’de Turgutlu’dan getirilmiştir. Dikdörtgen şeklinde bir bloktur. İçi oyularak dört insan işlenmiş, bunların arkada bulunan üç tanesi dört köşe, öndeki dairevi şeklindedir. İnsanlar giyimlidir. Blok’un üstü, altı silme saçak olacak biçimdedir. Altta ise tek satırlı Yunanca kitabe vardır. (Roma işi. M.S. IV. Veya V. Asır)
4- Bunların yanında; Dalbahçe Köyü’nde, Gökali Mescidi podyumunda kullanıldığı görünen iki tarafı (Eski Yunanca olduğu sanılan) yazılı taş, yine Dalbahçe Köyü eteklerinde bulunan su kemerleri, köy yolunun sağında – solunda yer alan iskân izleri. Ayrıca Dereköy’ün doğu yönünde varlığı bilinen bazı temeller ve hamam yıkıntıları, Gökkaya Beldesi ile Alahıdır Köyü arasında, Kral Yolu’nun güneyinde köylülerin “Kapı Kaya” ismiyle adlandırdıkları mezar kalıntıları, Kara Köy’de, köy çeşmesini süsleyen Romalılara ait olduğu söylenen bir kitabe.
     Bu veriler ışığında Turgutlu ve çevresinin milattan önceye kadar uzanan bir yerleşim tarihinin var olduğunu söylemek mümkündür. Yörenin eskiçağ tarihi hakkında birkaç araştırma yapılmış olmasına karşın, ne yazık ki günümüzde Turgutlu’nun merkezi hakkında aydınlatıcı bir bilimsel çalışma bulunmamaktadır.
Kaynakça:
- V. Armağan Manisa Arkeoloji Müzesi kılavuzu. İstanbul: Marifet Basımevi. 1946.
- Tanju Koray Uçar. 8 Mayıs 2008. www.panoramio.com/user.
- Ersin Doğer. İzmir’in Smyrna’sı, 2006, s 112.
- Bilge Umar. Türkiye’deki Tarihsel Adlar.














     Alahıdır Höyüğünde buluntular.
  
      Alahıdır Köyü hudutları içinde bulunan üç tümülüste; kaçakçılar ile ilgili bir tutanakta bir bronz karyola, gümüş ve bronzdan vazo, tabakalar ile bir takım süs eşyaları bulunduğu belirtilmiştir. Ancak bunların akıbeti hakkında bilgi yoktur. Daha sonra yapılan araştırmalarda bu Tümülüslerde bir takım buluntulara rastlanmıştır. Bu buluntulardan dikkati çekeni mezarın dışında bulunan toprak rengi hamurdan çarkta yapılmış bir skyphos’dur. Diğerleri ise bir lekythos ve bir vazodur. Kaynakça; Kubilay Nayır.



     Ünlü Arkeolog Ch. H. Roosevelt’in anlatımına göre üzerine manto giymiş bir erkek tasviri bulunan bir stel Turgutlu’nun Musacalı köyünden alınarak Manisa Arkeoloji Müzesi’ne götürülmüştür. Bu stel, M. Ö. 6’ıncı yüzyılın ortası ile 5’inci yüzyıl sonlarına tarihlenmektedir.


      
             Heykelin kaidesinde yer alan Gerekçe yazıttan bir bölüm şöyledir:
   “Sizler! Bu beladan kurtulmak üzere tanrısal yasalara uygun bir yol bulmak için telaşlanan ve gerçekten yardım dilemek için bana gelen sizler! Yedi ayrı pınardan saf su temin edin. Ve sonra bu suyu (kükürtle ?) arıtın ve sonra bunu hemen, bundan hoşnut olan Nymphalarla (sudaki periler) birlikte evlere serpin.” Kaynakça Prof. Dr. Hasan Malay.

     
     Ünlü Arkeolog Ch. H. Roosevelt’in belirttiğine göre 1938 yılında Turgutlu’nun Temrek Köyü’nde mermerden küçük bir aslan heykeli bulunmuş bu heykelcik Manisa Arkeoloji Müzesi’ne getirilmiştir. Bu heykel M. Ö. 5 - 4. yüzyıllara tarihlenmektedir. Yine Roosevelt’e göre Temrek’in güneyinde ve batısında sekiz Tümülüs vardır ve köyün hemen üzerinde bir kale yer almaktadır.